içinde

Ouroboros Nedir? Sembol Olarak Ouroboros

ouroboros nedir

OUROBOROS NEDİR? Merhabalar sevgili İçerik Sitesi okuru! Yılın son günlerinde yeni yıl için sizlere önemli bir sembol hakkında yazmak istedim.

Yazımda aşağıdaki başlıklara dair detaylı bilgiler edinebilirsiniz.

Ouroboros\’un Anlamı

Sembol Olarak Ouroboros

Ouroboros İlk Nerede Ortaya Çıkmıştır?

Joseph Campbell ve Ouroboros

Adisesha ve Ouroboros

1 Ouroboros’un Anlamı, Ouroboros Nedir?

Ouroboros, kendi kuyruğunu ısırarak bir döngü yaratan yılan veya ejderhaya verilen isimdir. Çeşitli kültürlerce kullanılan bu sembol paganlar tarafından sonsuzluğu ifade ederken, simyacılar için ise dengeyi ifade ediyordu. Bundan da anlaşılacağı üzere Ourubos’un sembolü her ne kadar yaygın olsa da, anlamı evrensel değildir.

Tıpkı küllerinden doğan Simurg (Zümrüdü Anka kuşu) gibi kendini yaratmayı sembolize eden bu sembolün etimolojisine baktığımızda Yunanca’daki οὐροϐóρος, Latince’deki uroborus kelimesinden gelir ve bu sözcüklerin sözlük anlamı “kuyruğunu öldüren”dir.

Pek çok sembolle benzerlik gösteren imge “doğanın ebedi döngüsü”‘nü ifade etmektedir.

2 Oroboros İlk Nerede Ortaya Çıkmıştır?

En eski çizimi M.Ö. 1600 yıllarında Mısır’da görülen simge, daha sonra Fenikelilerce, sonra da Yunanlılarca kullanılmış ve Ourobos adını almıştır. Antik Mısır cenaze ritüellerinde kullanılan yazıtlarda karşımıza ilk örnekleri çıkıyor. Kaynaklara göre Ouroboros’un ve yazıtların amacı ölen kişinin ruhunun diğer hayatında da onu korumasını sağlamaktır.

Tutankhamun’un mezar yazıtlarında da görüyoruz simgeyi. İki adet kendini yiyen yılan figürü mevcut yazıtlar üzerinde. Buna göre bu yılanlardan biri Ra yani Güneş Tanrıçası, diğeri ise Osiris yani Yeraltı Tanrısını temsil ediyor. Bu bahsettiğimiz figürler Ra ve Osiris’in birleşme anında ortaya çıkmaktadır. Yine yazıtta belirtildiği üzere birleşen Ra ve Osiris figürü başlangıcı ve sonunu temsil etmektedir.

3 Başlangıç ve son diye bir şey yoktur.

Ouroboros figürü, kimine göre ise başlangıç veya sonun olmadığını da ifade ediyor.

Başlangıç ve son diye bir şey yoktur.

Mitoloji ve insan psikolojisi arasındaki güçlü bağa dair bu zamana kadar yazılmış en iyi kitap olma niteliğini taşıyan Kahramanın Sonsuz Yolculuğu kitabının İthaki baskısındaki kapak resmi de bu simgedir.

4 Joseph Campbell ve Oroboros

Joseph Campbell’in de kitabın adındaki sonsuzluğa ve kahraman döngüsüne dikkat çekmek için oldukça isabetli bir seçim yaptığını görüyoruz.

Bu imge, aslında gücünü kendi içinde onu un ufak eder; kendi gücünü yiyerek (veya kendine yönelterek) kendini mahveder.

5 Kabuklardan Sıyrılmak

Tıpkı bir ıstakozun büyüdükçe kabuğunu kırıp o güçsüz bedenini korumasız bırakması gibi. Birçok metaforda da karşımıza çıkan asıl şey ise kendi içindeki kötülükle savaşmak. Büyüdükçe, farkındalığı gördükçe değişmek hatta delişmek. Delişmek kelimesini Yılmaz Erdoğan\’dan alıp KafkaOkur dergisindeki yazısına başlık yapan Atakan Çelik’ten öğrendim. Ne kadar güzel bir sözcük değil mi? Değişmek bir çeşit delilik gibi geliyor demek ki onların gözlerine…

Sembole dönecek olursak bu imge bize yaşam ve ölümün, varlık ile hiçliğin arasındaki mücadeleyi, aynı zamanda birbirlerine zıt olarak düşünülen bu terimlerin birbirlerinden o kadar da ayrı olmadığını söyler. Yaşamın yok olduğu yerde yeniden doğuşun olduğu ve yeniden doğan her şeyin mutlaka yok olacağı bir döngünün resmedilişidir aslında.

Platon, onu bir Tanrı figürü olarak görmüş ve “Evrendeki ilk yaşayan şey kendi kendini yiyen sirküler bir varlıktır. Bir ölümsüz, mükemmel olarak oluşturulmuş bir hayvan…” diyerek bahsetmiştir.

6 Bütünlük ve Sonsuzluk

Kendi kuyruğunu yiyen yılan sembolü o kadar fazla kullanılmıştır ki şu anda evlenen ya da birbirlerine söz veren insanların parmaklarına taktıkları yüzüklerin, sonsuzluğu simgeleyen, kendi kuyruğunu yiyen bir yılan olduğu rivayet edilmiştir.
Alyansların anlamının buradan gelmiş olması çok da uzak bir anlam değil gibi geliyor bana. Sonuçta sonsuzluğa ulaşan bir ebedi aşk uğruna birbirine söz veren iki insan için anlam olarak karşılık bulabilecek bir imge.

Simyada ise Ouroboros arındırıcı, saflaştırıcı bir büyüdür. İsviçreli psikolog Carl Jung Ouroboros’u bir arketip ve simyanın temel Bütünleyicisi (mandalası) olarak gördü. Jung aynı zamanda Ouroboros ile simyanın ilişkisini tanımladı.

Kendi geleneklerinde bireyleşme sürecinin doğası hakkında biz modernlerden daha çok bilgi sahibi olan simyacılar, bu paradoksu Ouroboros sembolüyle ifade ettiler, kendi kuyruğunu yiyen yılan. Ouroborosun sonsuzluk ya da bütünlük anlamı olduğu söylenirdi.

7 Adisesha ve Ouroboros

Ouroboros’un çok eski bir resmedilişinde kendini yiyip bitirme ve sirküler bir prosese dönüştürme düşüncesi yatar, bundan dolayı en bilge simyacılar için sanatın prima materia’sı insanın kendisiydi. Ouroboros karşıtın başka bir deyişle gölgenin entegrasyonunun ve asimilasyonunun dramatik bir sembolüydü, Bu geri besleme süreci aynı zamanda ölümsüzlüğünde sembolüydü, çünkü ouroboros kendini katleden ve hayata döndürendi, kendini dölleyen ve kendini doğurandı. Karşıtların çarpışmasıyla devamını sağlayan, bu nedenle de prima materia’nın sırrını oluşturan Bir’i simgeliyordu. Bu da kuşkusuz insanın bilinçdışından (unconscious) geliyordu.

Ufak bilgi: Prima materia: Simya’da ve felsefede, prima materia, materia prima veya ilk madde simyevi magnum opus ve felsefe taşı için gereken her yerde birden bulunan bir başlangıç materyalidir. Kaos’a benzeyen her madde için bir ilkel biçimsiz taban, Esîr’in özü anlamına gelir.

The Chrysopoeia of Cleopatra adlı 2. yüzyılda İskenderiye’ye dayanan kadim simya metinlerindeki ünlü Ouroboros çizimi, “hen to pan” (bir her şeydir, bütündür) ifadesini içeriyordu.

Siyah ve beyaz yarımları varoluşun gnostik ikiliğini temsil ediyordu. Ayrıca The Chrysopoeia Ouroboros of Cleopatra ouroboros’un en eski imgelerinden biri olup, simyacıların efsanevi eseri Filozof Taşı’yla ilişkilidir.

Batı dışında olan geleneklere bakıldığında ise Aztec tanrısı Quetzalcoatl karşımıza çıkıyor.

Bazı Hindu mitlerinde sırtlarında dünyayı taşıyan sekiz fili destekleyen kamplumbağa Kurma’yı sarmalayan yılan Adisesha’dan bahsetmektedir. Bununla beraber, yılan kendi kuyruğunu ısırmaz ,bunun yerine kendini, bazı edebi teorisyenlerin edimsel konuşma eylemi olarak adlandırdığı, bir uçtan bir uca olan olarak adlandırır.

8 Sembol Olarak Oroboros

Yılanlar birçok batı Afrika dininde kutsal hayvanlardır. Yarı tanrı Aidophedo kendi kuyruğunu ısıran yılan imgesini kullanır. Ouroboros Fon ve Dahomean ikonografisinde ve Yoruba betimlemesinde Oshunmare olarak görülür.

Quetzalcoatl Aztec ve Toltec kalıntılarında kendi kuyruğunu ısıran olarak porte edilmiştir.

Anlayacağınız üzere bu sembol pek çok kişi tarafından önemsenmiş ve büyük anlamlarla süslenmiştir. Kimileri sonsuzluk derken kimileri hiç diyebilmiş. Öznel yargılarıyla bu hayvana yüklenen anlamlar yüzyıllarca süregelen mitolojik öğelerin başını çekmiş. Sizin için ne ifade ediyor? Bunca anlam arasından siz hangi atfı en çok beğendiniz?

Sorunun yanıtını yorumlara yazabilirsiniz.

 

En yeni içerikler hakkında bilgi sahibi olmak İçerik Sitesi Instagram hesabımızı takibe alabilirsiniz.

Diğer içerikler için ana sayfamıza göz atabilirsiniz.

Sosyal İçerik Platformu

Ne düşünüyorsunuz?

15 Puanlar
Oy Ver

Written by İçerik Sitesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GİPHY Uygulama Anahtarı ayarlanmadı. Lütfen ayarlar değerini kontrol edin

spiderman no way home

SpiderMan No Way Home | Film İncelemesi

dijital pazarlama uygulama

Dijital Pazarlama Uygulama Alanları Nelerdir?