içinde

Remil: Osmanlı’dan Günümüze Gelen Bir Gizem

remil

Remil: Osmanlı\’dan Günümüze Gelen Bir Gizem… Bugün hepimiz geleceğimizi merak ediyoruz. Geleceğe ve bilinmeyene duyulan tutku çok eski zamanlardan beri devam ediyor. Geleceği öğrenme arzusu da bizi fal bakmaya itiyor. İşte geçmişi çok eskilere dayanan bir gizem… Milattan önce 4000 yıllık bir gelenekten bahsediyorum. Kökeni Mezopotamya topraklarına dayanmakla birlikte Mısır\’da, Çin\’de Babil\’de de falcılık ve büyücülükle ilgilenildiğini biliyoruz.

Sümerler de bu geleceğe hükmetme işinden oldukça etkilenen kavimlerden bir tanesi. Hatta hayvanların iç organlarını parçalayıp onlardan yararlanmaya kadar işi ileriye götürmüşlerdi. Hayvanların özellikle bağırsaklarına bakılarak geleceğe dair bir varsayımda bulunuyorlardı. Babiller biraz daha astronomi ile birleştiriyorlar yıldızların durumuna göre çıkarım yapıyorlardı. Antik Yunan\’da da falcılık vardı. Mantis dediğimiz rahip kahinler geleceği tahmin etmek için özel ayinlerde bulunurlardı. Kökeni bu kadar eskiye dayanan bu gelenekten Osmanlı toprakları da nasibini aldı.

Remil Ne Demek?

Kumlu arazi anlamına gelen Reml kelimesinden türemiş bir ilimdir. Terim anlamındaysa kuma bakarak kaybolan veya merak edilen bir işin kumlara bakılarak öğrenilmesi durumudur. Remil işiyle uğraşanlara da Remmal denir. Peki bu Remil falı nasıl gerçekleşiyor?

Kumun üzerine soldan sağa doğru dört satır yani toplamda on altı tane satır sıralanıyor. Sıralanan noktalar soldan sağa doğru olmak şekilde ikişer ikişer birbirine bağlanıyor. Çıkan şekil birbiriyle bağlanarak şekillerin sayısı azaltılmaya bakılır ve kalan son şekil esas şekildir. İşte remmal esas olarak son kalan şekille ilgilenmeye başlar. Geçmişle gelecek arasındaki çizgilerin belirlendiği geleceğe dair olan bütün merakların dindirildiği esas bölüm burasıdır işte. Geleceğe doğru çekilen son çizgi..

Peki bizim bildiğimiz ünlü remallar var mı? Bu soru tuzak bir soru! Böyle sorulduğuna göre kesin vardır dediğinizi duyar gibiyim. Evet, şair Zati! Türk Dili ve Edebiyatı derslerinden hatırladığımız o şair. Kendisinin Beyazıt Camii avlusunun içerisinde bir remil dükkanı vardı. Döneminin ileri gelen şairlerinin toplandığı bu uğrak mekanda Zati de remil dökerek geçimini sağlardı. Ah o dükkanın dili olsaydı da bize geçmişin sırlarını söyleseydi.. Şair Baki\’nin keşfedildiği, döneminin şairlerinin belki övülüp belki azarlandığı o dükkanda Zati aynı zamanda geleceğin gizlerini gösterebilmek adına remil de döküyordu.

 

En yeni içerikler hakkında bilgi sahibi olmak İçerik Sitesi Instagram hesabımızı takibe alabilirsiniz.

Diğer içerikler için ana sayfamıza göz atabilirsiniz.

Sosyal İçerik Platformu

Ne düşünüyorsunuz?

34 Puanlar
Oy Ver

Written by İçerik Sitesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

GİPHY Uygulama Anahtarı ayarlanmadı. Lütfen ayarlar değerini kontrol edin

klasik koşullanma

Klasik Koşullanma Nedir?

diksiyon nedir

Diksiyonun 11 Altın Kuralı